Safra Taşı Oluşumu ve Beslenme Tedavisi
- Dyt. D.Ezgi Akıncı
- 7 Ara 2022
- 2 dakikada okunur
Sindirim sistemi hastalıkları içerisinde en sık rastlanılan sorunlardan biri de safra taşlarıdır.
Safra taşları, çözelti içindeki katı maddelerin çökelmesi sonucu çamur kıvamında ya da düzgün yüzeyli büyük taşlar olacak şekilde oluşur.
Sıklıkla 60 yaş altı kişilerde görülür. Kadınlarda görülme sıklığı erkeklerden daha yüksektir.
Obezite safra taşı oluşumunda önemli bir risk faktörüdür. Yağlı beslenme, uzun süreli açlık, karaciğer sirozu, inflamatuar bağırsak hastalıkları, kan lipit profilinin yüksek seyretmesi (hiperlipidemi), diyabet, hamilelik diğer risk faktörleri arasındadır. Ayrıca hızlı kilo kaybedip verilen kiloları geri almak da safra taşı oluşumu için risktir.
2 tip safra taşı vardır.
1- Kolesterol taşları:
Bu taşların boyutları 2,5 cm’den fazladır. Nadir görülürler.
2- Pigment taşları:
Kahverengi ve siyah taşlar olarak ayrılır. İleri yaş, anemi, safra kanalı enfeksiyonu, alkolizm risk faktörüdür. Bakteriyel enfeksiyonlar da oluşumlarında etkilidir.
Safranın sindirim sistemindeki etkinliği;
Safra tuzları yağların mekanik sindirimi için gereklidir. Yağları ince bağırsakta sindirime ve emilime hazırlar. Yağları küçük parçalar haline getirerek sindirim enzimlerinin etkinliğini arttırır.
Yağda eriyen vitaminler (A,D,E,K) ve bazı minerallerin emilimi için gereklidir.
Safra bağırsak mukozasının bütünlüğünü destekleyen bağışıklık elemanları (immunoglobulinler) içerir.
Hazmı kolaylaştırır.
Mideden gelen asitli sıvıyı nötr hale getirir.
Ağız yolundan gelen bazı bakterilere karşı koruyucudur.
Beslenme tedavisi
Öncelikli olarak eğer hasta kiloluysa ideal ağırlığa ulaşmalıdır. Fazla kilo birçok hastalığa kapı aralar. Obez bireylerde karaciğerde kolesterol sekresyonu artar. Safra salgısı kolesterole aşırı doymaya başlar ve çözünme eşiğini aşarak taş oluşumu için zemin hazırlar.
Diyet kalorisinin hastaya uygun olması gerekir. Çünkü yüksek enerji alımı safra taşlarının artmasında risk faktörüdür.
Cerrahi tedavi her hastaya yapılmaz. Anestezi alamayacak hastalar için ilaç tedavisi ve beslenme ilkelerine dikkat etmek hastalık semptomlarını azaltır.
Yağ tüketimi safra kesesinin kasılmasına neden olur. Bu yüzden diyet yağı sınırlandırılmalıdır.
Doymuş yağ ve trans yağ alımı riski arttırır. Bitkisel kaynaklı yağ tüketimi tercih edilmelidir. Tekli ve çoklu doymamış yağlar hastalık riskini azaltmaktadır. Omega 3 ve omega 6 içeren yağların koruyucu etkisi vardır. Özellikle zeytinyağı salata ve kızartma yöntemi uygulanmayan yemekler için iyi bir seçenektir.
Zeytinyağı kızartmada kullanılır mı sorusu hala tartışmalı bence kullanılmamalı zaten kızartma yöntemleri de kullanılmamalıdır. Kızartılmış yiyeceklerde besin değeri kaybı olmaktadır.
Kızartma ve çok yağlı pişirme yöntemlerinden ziyade ızgara ve fırında pişirme tercih edilmelidir.
Demir eksikliğinin safra taşı gelişim aşamasında etkili olduğu düşünülmektedir. C vitamini de taş oluşumunda önleyicidir. Ayrıca C vitamininin demir emilimi üzerinde arttırıcı etkileri vardır. Demir ve C vitamini içeren besinlerin beraber tüketilmesi bu yüzden önemlidir. Örneğin et yemeklerinin yanında limonlu bir salata iyi bir seçenek.
Gaz yapıcı yiyeceklerden kaçınılmalıdır. (soğan, sarımsak, lahana, turp, brokoli, vs. kurubaklagillerin pişirme yöntemlerine dikkat edilmelidir.)
Posa alımı her zaman önemlidir. Bu vakalarda özellikle çözünmez posa alımı önemlidir.(tam buğday ürünleri, meyve kabukları, kök sebzeler vs.)
Bitkisel steroller bağırsakta kolesterol emilimini azaltarak kolesterol taşı oluşumunu önler.(yağlı tohumlar-fındık,ceviz,badem- , sebze ve meyveler, zeytinyağı, mısır yağı adından anlaşılacağı üzere çoğu bitkide bulunur.)
Yumurta sarısı tüketmek kişiyi rahatsız eder. Bu yüzden safra taşı problemi olan kişilerin tüketmemeleri gerekir.
Tam yağlı süt ürünleri yerine yarım yağlı olanlar tercih edilmelidir.
Mayonez, krema, hazır dondurmalar, paketli gıdalar, işlenmiş et ürünleri (salam, sosis, sucuk vs.) yağlı konserve balıkları, yağ oranı yüksek olduğu için kuzu eti yasaktır.
Kuzu eti yerine daha düşük yağ oranı olan dana eti tercih edilmelidir.
Özetle hazır olan ve dışardan olan yiyeceklerin, paketli ürünlerin tüketimi kısıtlanmalıdır. Doymuş yağ içerikleri yüksektir. Doymuş yağlar safra kesesinde kasılma yapar.
Akdeniz tipi beslenme safra kesesi problemi olanlar için ideal bir beslenme şeklidir.
Ve elbette;
Sıvı tüketimi ve egzersiz önemli..
Dyt. Delal Ezgi Akıncı
Kaynakça
Comments